Kamuoyunun da takip ettiği üzere, son dört yılda tiyatro ve drama alanında daha çok eğitmen, eğitim koordinatörü ve akademisyen olarak Türkiye’nin farklı kurumlarında çalışmalar yürütüyorum. Çalışma yaptığım alanlarda yeni çıkan Türkçe ve İngilizce kaynakları elimden geldiğince takip etmeye çalışıyorum. Geçtiğimiz günlerde Pozitif Yayınevi tarafından basılan yazar Yılmaz Arıkan’a ait “Uygulamalı Oyunculuk Teknikleri” adlı kitap elime geçti. Ancak kitabı okumaya başlayınca şok üstüne şok yaşadım. Kitabın 44-49 sayfa arasındaki bölümün, benim kendi kitabımdan ciddi bir intihal yapılarak yayınlandığını fark ettim. Kitabın içinde veya kaynakça bölümünde yaklaşık 5 sayfalık birebir alıntının “benim kitabımdan ” alındığına dair hiçbir ibare bulunmamaktadır.
Yazar Yılmaz Arıkan’ın kitabının 44-49 sayfa arasındaki bölümü, benim 2015 Eylül ayında BGST Yayınları tarafından çıkan, “Oyun-Tiyatro-Drama İlişkisi Kuram ve Uygulama” adlı kitabımın 110-112-113-133-134 ve 212’inci sayfalarının değişik bölümlerinden birebir alıntılarla harmanlandığını, ancak bu intihali yaparken kaynak göstermediğini tespit ettim. Kendi kitabım ve Yılmaz Arıkan tarafından yayınlanmış kitabın ilgili bölümlerini karşılaştırmalı inceledim. 44 ve 49 sayfa arasındaki bölüm neredeyse yüzde yüz kopyalama yapıştırma olarak Yılmaz Arıkan tarafından yayınlanmış. Bundan üç yıl önce yayınlanan kitabımın, kaynak gösterilmeden ve izinsiz olarak Pozitif Yayınevi tarafından 2018 yılında basılan bir kitapta etik ihlaller olacak şekilde basılması şahsım adına üzüntü verici oldu. Yayınevine bu konuda hem bilgilendirme e-maili attım hem de telefon yoluyla ulaşmak için ısrarlı bir şekilde aradım. Telefon numaramı iki defa almalarına rağmen, bana nezaketen de olsa bir geri dönüş yapmadılar. Ben de olayın mağduru bir yazar olarak, hukuki düzeyde girişimlerimi başlattım ve avukatımla görüşmeleri sürdürüyorum. Umuyorum hem intihal yapan yazar Yılmaz Arıkan hem de intihale ortak olan Pozitif Yayınevi yetkilileri ve kitap editörleri tatmin edici bir açıklama yapacaklardır. Yapılacak açıklamaya göre, reklam mottosundaki absürd ifadeyle “Türkiye’nin en çok satan tiyatro eğitimi kitaplarının yazarı Yılmaz Arıkan’ın” bir tiyatrocu ve aydın olarak pozisyonu ve Pozitif Yayınevi’nin yayıncılık prestiji bir turnusol kâğıdı olarak ortaya çıkacaktır.
Bu olaydan sonra kitabın genelini de incelediğimde, copy-paste düzeyinde yazılmış (bağlamsız geçişler, ciddi tashih hataları, özgünlük problemi vs.) bir eser olduğunu tespit ettim. Kaynakçada sanki yazar çoğunlukla İngilizce kaynaklardan yararlanmış gibi bir “şaşırtmaca” yapılmış. Günümüzde bir lise öğrencisinin bile dikkat ettiği “alıntılama”, “kaynak gösterme” gibi akademik yazım kurallarına dikkat edilmemiş. Kitabı tamamen incelediğimde, üç önemli kaynaktan içerik aşırılması yapıldığını daha tespit ettim. Bunlardan ilki oyuncu Berna Adıgüzel’in Mayıs 2005’de Bilkent Üniversitesi’nde savunduğu ve ulusal tez merkezinde yayınlanmış “Aktörlere Yönelik Ses Konuşma ve Vücut Eğitimi ve Geliştirilmiş Uygulama Yöntemleri” adlı yüksek lisans tezi. Yılmaz Arıkan kitabının 24, 25, 26, 27, 28, 29, 30 ve 31 sayfaları tezden neredeyse yüzde yüze yakın kopyalanmış. İkinci ciddi intihal ise, Doç. Nazım Uğur Özüaydın’ın “Oyunculukta Fiziksel Eylemler Yönteminin Analizi” adlı Süleyman Demirel Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Dergisi SDÜ ART-e Kasım Aralık 2016 cilt 9 Sayı 18’de yayınlanan makalesinden yapılmış. Kitabın 102-103-104 ve 105 sayfaları makaleden “aşırılmış”.
Ama asıl büyük bomba ise, kitabın 151 ve 217 arasındaki bölümü tamamen Tiyatro Bereze oyuncusu Erkan Uyanıksoy’un 2007 yılında “Viola Spolin’in Tiyatro Anlayışı ve Dramayı” kullanımı adlı yüksek lisans tezinden yüzde 95 şekilde “aşırılmış” olmasıydı. Özelikle bu bölümdeki intihali görünce gerçekten sinirlendim. Yıllarca akademik çalışma yapmış insanların emeğine bir çırpıda konulduğunu görünce, gerçekten öfkelendim. 60 sayfaya yakın birebir alıntı nedir allah aşkına, bunu yazar ve yayınevi bir açıklasın tiyatro dünyamıza? İntihal TDK sözlüğünde “aşırma”, akademi dünyasında ise suç teşkil eden “fikir hırsızlığı” anlamına geliyor. Bizler üniversite veya k-12 düzeyindeki tüm öğrencilerimize bile bilimsel araştırma yöntemlerini anlatırken, akademik dürüstlük kavramından bahsediyoruz. Bu yüzden de ticari olarak çalışan profesyonel bir yayınevinin ve yirminin üzerinde kitap yazmış bir yazarın işin etik boyutuna dikkat etmemesi kabul edilebilir bir tavır değildir.
Bu yüzden de bir akademisyen, eğitmen ve tiyatro alanında yayıncılık yapan birisi olarak bu “İNTİHAL” konusunu gündeme getirmek vicdan meselesi oldu. Bu olaylardan sonra intihal mağduru eğitimciler olarak kendi aramızda bir haberleşme ağı kurduk ve hukuki süreci başlatmak için girişimlerimizi başlattık. 10 günden beri Pozitif Yayınevi yetkilileri ve yazar Yılmaz Arıkan hala açıklama yapmadı. Bu anlamda bize de hukuki süreci başlatmaktan başka çare kalmıyor.
Ben tiyatro kamuoyumuzda ve yayıncılık dünyamızda “tiyatro yayıncılığında etik ilkeler” konusunun gündeme gelmesini istediğim için, konuyu Mimesis sayfaları aracılığıyla gündeme getirmek istedim. Nitelikli ve etik bir yayıncılık faaliyetinin gerçekleşmesine inanan yazar, akademisyen, editör, eleştirmen ve yayınevi yöneticilerinin dikkatine sunuyorum. İnşallah olgun, seviyeli, gençlere örnek olacak bir tartışma ve yaptırım kararları ortaya çıkacaktır.
Konstantin Stanislavki’nin “tiyatroda ahlak” adlı makalesini oyunculuk bölümü öğrencileriyle yakın zamanda tartışmış bir akademisyen olarak, sanatın saygınlığını ve niteliğini artıracak eylemlere özlem duyduğumuzu belirtmek istiyorum.